İklim krizi ile birlikte sıcaktan daha sıcak günler yaşıyoruz.
Küresel ısınma ile birlikte mevsim normallerinin hayli üzerinde sıcaklar yaşanınca, insanların sinir sistemi resmen allak-bullak oluyor. En azından bilim ve bilimsellik böyle diyor. Araştırmalara göre aşırı sıcaklar ile merkezi sinir sistemi ve ruh sağlığı arasında ciddi bir bağ olduğu ifade ediliyor. Yapılan araştırmalar ortaya koyduğu gerçekler arasında; tahammülsüzlük-sinirlilik, dikkat dağınıklığı, konsatrasyon eksikliği, kaygı-stres bozukluğu, reflekslerde zayıflama ve intihar eğilimi var…
Bırakın bilimselliği ve ortaya konulan verileri… Karşımızda net bir fotoğraf duruyor… Gazetecilik mesleğini icra edenler bilir ki, her yaz döneminde adli olaylar tavan yapar. Cinayet, kavga, darp trafik kazaları ve dahi aklınıza gelen-gelmeyen bin bir türlü hadise yaşanır. Sıcakla doğru orantılı tablolar gelir karşımıza.
En öfkeli insanlar topluluğunun ikinci sırasında yer aldığımız malumunuz… Bir de buna aşırı sıcakların yay gibi gerdiği sinirlerle yol alınması eklerseniz, ortaya çıkan tablonun vahametini görmek pek ala mümkün; şöyle bir çevrenize bakmak, ne dediğimi anlak adına gayet yeterli olacaktır diye düşünüyorum.
Kayseri’nin son 24 saatine ucundan ışık tutalım mesela:
-Husumetlileri çiçekçiyi bastı, kurşun yağdırdı.
-Matbaacılar Sitesi’nde imam nikâhlı eşiyle birlikte arkadaşlarıyla alkol alan şahıslar arasında, çıkan tartışma, silahlı çatışmaya dönüştü.
-Ehliyetsiz sürücü, bahçeye uçtu!
-Otomobil, trafoya çarptı.
-Kayseri-Kozan yolunda otomobil şarampole uçtu: 5 ölü.
Bunlar bir çırpıda saydıklarımız. Bir de değerlendirmeye bile alınmayan vakayı adiye olarak nitelenen darpla biten kavgalar, maddi hasarlı kazalar vesaire, vesaire… Bunları sıralasak sütunlarda yer kalmaz emin olun…
Tane tane anlatmaya çalıştığımız meselenin özünde yatan sıvı ve mineral kaybı ile birlikte ortaya çıkan tahammülsüzlük-sinirlilik halinin yarattığı onarılmaz yaralar. Demem o ki, eyyam-ı bahur günlerinde siz siz olun aklınıza mukayyet kalın.












