Etrafta olup bitenleri gözlemlemek artık hem komik hem de iç burkan bir hâl almaya başladı.
Öyle içi boş, yavan insanlara denk geliyoruz ki, gerçekten hayret etmemek mümkün değil.
Bahsettiğim kişiler, hayatlarına hiçbir değer katmamış, ruhunu geliştirmemiş, zihnini büyütmemiş kişiler. Hatta toz bezi kadar değeri olmayan bu insanlar, eksik akıllarıyla başkalarının hayatlarına dil uzatmakta öylesine ısrarlılar ki, bu durum karşısında şaşırmamak elde değil!
Ve ne yazık ki toplumda; dedikodudan beslenen, üç cümlelik sohbetleri marifet sanan insan kılığındaki iblisler hiç tükenmeyecek. Tükenmediği gibi, hızla artış gösteriyor gibi…
Aslına bakarsanız, bu konuda söyleyecek çok şey var ama artık sıkıldık.
Önceleri müthiş bir hevesle düşüncelerimizi, fikirlerimizi uzun uzadıya kolaylıkla paylaşıyorduk; şimdi ise durum tam tersi. Galiba böylesine iblislerin kol gezdiği bir dünyada, birinci tekil şahıs olmayı tercih ettik ve bu çağdan beklentilerimizi en aza indirdik.
O yüzden böylesi bir yüzyılda siz siz olun; kötülükten beslenip, iyiliğin düşmanı olmuş, yolunuza çıkan çakıl taşlarını, kaya gibi gösterip sizi yoran insanlarla vakit harcamayın.
İlber Ortaylı’nın da dediği gibi; “İnsana değer katan insanla beraber olun.”












