Şehrimizin son günlerdeki en önemli kültürel buluşması, Kültür Yolu Festivali, Kayseri’de hafta sonu itibarıyla sona erdi.
Günlerce süren etkinlikler, konserler, sergiler ve söyleşilerle Kayseri, adeta bir kültür başkenti havasına büründü.
Festivalin belki de en kıymetli tarafı, şehrin farklı noktalarında kurulan etkinlik alanlarının halkla iç içe olmasıydı.
Cumhuriyet Meydanı’ndan Kale İçi’ne, Talas’tan Erciyes eteklerine kadar birçok mekân sanatla buluştu.
Bu sayede yalnızca sanatseverler değil, günlük hayatın telaşı içinde kültüre mesafeli duran insanlar da festivale dokunma fırsatı buldu.
Bir yandan ünlü sanatçılar sahne aldı, öte yandan yerel sanatçılar da eserlerini sergileme imkânı yakaladı.
Bu çeşitlilik, festivalin sadece büyük isimlere değil, aynı zamanda kentin kendi değerlerine de ışık tutan bir organizasyon olduğunu gösterdi.
Kayseri’nin tarihi dokusuyla birleşen bu etkinlikler, ziyaretçilere benzersiz bir deneyim sundu.
Kuşkusuz böylesi bir festivalin şehre bıraktığı kazanımlar yalnızca kültürel değil.
Ekonomik hareketlilik, turistik canlılık ve şehrin marka değerine katkı da küçümsenemez.
Esnaftan otellere kadar pek çok sektör bu hareketlilikten payını aldı.
Şimdi festival geçtiğimiz pazar günü sona erdi.
Ancak asıl mesele, bu kıymetli günlerin sadece bir hatıra olarak kalmaması.
Kültür Yolu Festivali, bize şunu hatırlattı:
Sanat ve kültür, bir şehrin sadece süsü değil, aynı zamanda ruhudur.
O ruhu canlı tutmak için yılın geri kalanında da benzer etkinliklere ihtiyaç var.
Kayseri, tarihiyle zaten bir kültür yolu.
Bu festivaller ise o yolun yeniden keşfi.
Umarım gelecek yıllarda daha da zenginleşerek yoluna devam eder.












