Eleştiriden arınmış, insanlık adına bir şeyler yazmak istiyorum ama ülke gündemi buna asla fırsat vermiyor.
Televizyon haberlerinde, gazetelerde, sosyal medyada; her yerde karamsar, olumsuz haberlerle karşılaşıyoruz.
Özellikle son zamanlarda ülkede yaşanan olaylar o kadar can sıkıcı ve moral bozucu ki, birinin sonu gelmeden bir diğeri başlıyor.
Çok acıdır ki, dünya âdeta birbirini yok etme, gözünü oyma çabasına girmiş gibi.
Her köşe başında kavga, dövüş, hakaret, sapkınlık ve cinayet var.
Sorunsuz, olaysız bir gün görmek hayal oldu desek yeridir.
Ve bu gibi olaylar her geçen gün biraz daha artış gösteriyor.
Peki, nedir bu kavgaya, bu şiddete olan tutkumuz?
Neden bu kadar derinleşti?
Aslına bakılırsa bu olaylar toplumun derinlemesine bir çürüme yaşadığının en açık göstergesidir.
Adaletin kaybolduğu, dürüstlüğün sorgulandığı, vicdanın pek bir anlam taşımadığı bir dönemdeyiz.
Toplumsal bağlar tam anlamıyla zayıfladı, duygudaşlık kayboldu.
Ve bu kötü gidişatın sonu ne zaman gelir, bilemiyorum.
Ama bildiğim tek şey var ki: O da, ülkenin dört bir yanında yol-suzluğun çok fazla yaygınlaştığı.
Üstelik bu yolsuzluk o kadar derinlere işlemiş ki, neredeyse her şeyin kaybolduğu bir noktaya gelmişiz.
Böylesine berbat bir düzenin içerisinde tek temennim; ulusça hakkımız olan iyi, huzurlu ve adil günlerin bir an önce gelmesi…












