Milyonlarca dolar harcayacaksınız ama haftada iki maç oynayacak bir kadronuz olmayacak, inanılır gibi değil.
Sezonun son haftaları olur, oyuncu grubunun mental ve fizyolojik olarak çok yorgun olduğunu belirtirsiniz yine anlarım.
Ya kardeşim daha sezonun ilk hafta maçının ertelenmesini istiyorsanız, ben buna anlam veremem.
Evet, konuyu anladınız. Beşiktaş’ın ligin ilk haftasında oynayacağı Kayserispor maçının ertelenmesi için TFF’ye yaptığı başvurunun kabul edilmesi.
İsmi büyük, bütçesi büyük bir kulüp olarak daha sezon başında iki maçı kaldıramıyorsanız bence o kadar da büyük olduğunuzu savunmayın derim.
Rakibiniz neredeyse Türkiye 1. Ligi kapasitesinde. Çıkıp çatır çatır oynayıp iki maçı da kazanıp ülke puanına olumlu etki yapıp üzerine de hiç bir bahane bulmadan lig maçına çıkıyorsanız ben size o zaman “Büyük takım” derim.
Kayserispor’un bütçesi ve yaşadığı sorunlar ortadayken ilk maçındaki gurbetçi akınını düşünerek bu maçı oynamak istemesi son derece doğal.
Avrupa’da yaşayan gurbetçi memleketinin takımını kaç kere izleyebiliyor. İzni bitip yaşadığı ülkeye dönmeden bir kez memleketinin takımını tribünden izlemek onlarında hakkı.
Üstelik hem gurbetçi izleyecek hem de Kayserispor’a bilet alarak para kazandıracak. Ama gel gör ki bu maç ertelendi. Şimdi Kayserispor’un zararını kim ödeyecek.
Yazık değil mi?
Hep mağdur olan Anadolu takımları mı olacak?
Federasyon bu konuda ki kararını yine güçlüden yana verdi.
Bu konu da Kayserispor’un istediği kararın çıkmasını bekleyenler var mıydı bilmiyorum ama TFF yine güçlünün yanında saf tuttu.
Doğrusu ben hiç şaşırmadım
TFF toplandı, ülke puanını dillendirerek bu maçı erteledi.
Olan sonuçta yine Kayserispor’a oldu.
Transfer tahtasını açtırmak için çırpınan, küçük mali kaynaklarla olağan üstü işlere imza atan kulüpler görmezden gelindi, ligin “İstanbul Ligi” kabul edilmesine devam edildi.












